gel-git’ ler arasında
uzak bir bozkır
kimsesizliğimdeki memleket
mezar taşımda özensiz bir karalama
yalnızlıkla ayakta kalabilmiş bir ada
bir yabani kent
tek başına bir kaya
kalabalıkken gönlü
terkedilmiş bir anakara
deniz kokusuz da
korkusuz olabilen bir yaz
grilerle dolu siyah-beyaz
sanki an be an
yüzmeyi unutmuş bir kaptan
ah ile vah içinde
yamalı bir kaftan
feda edilmiş bir bedel
her şeyiyle kayıp
her deminde müptezel
balo salonundan bozma
bir cumhuriyet türbesini
geziyor sanki sidikli bir kontes*
-tövbesi bir gecelik-
kılıçtan geçirilmiş kedisi, iti
burası bilet kesilen
iğdişlik muhiti
bak yedi tepesinde de
sabahları serin az
üşüyor sanki bahçesinde
salyalı bir veliaht
fiyakalı ziyanların şehri
dik yakalı bir boğaz
kibarca ağlayanların nehri
tarih kimi zaman bir el falı
talih bir elmanın yarısı
ne kadar yakın
o kadar uzak
her şeyi kulağına fısıldayarak...
*Teşekkürler Ezginin Günlüğü.
**Fotoğraf: Missisipili Duygu 🙏
1 yorum:
geziyor tepesinde kızgın bir güneşle,kızdırılmış belki de.
Yorum Gönder