Sen!
bu şiiri okuma kimselere yüksek sesle
bu şiir paylaşılmaz
seni aramak için
sürekli yol aldığımı bilmeseler de olur
sen sır saklayıcı
biliyor musun ben yürürken korkmadan
mezarlıklardan bile geçtim
sen belki soluyordun
belki de ölüydün
ben milyonlarca yoldan
cenazene çıkacak olanı seçtim
cenazene gelmek
düğününe gelmekten kolaydı
bekçi bilmesin varsın
kucağındaki yaseminleri benim bıraktığımı
onları çingenelerden çaldım
sen oradaki
kimseye söyleme beceremediğimi
senden başkasını sevebilmeyi
ben nice insanı
henüz ölmedikleri için sevmeye çalıştım
ben sen yokken
SEN’i SENSİZ’leştirdim istemeden
yollarıma çıkan servilerden kaçtım
ve olanca gücümle
ellerimdeki tüm hüznümle
karikatür balonlarına öldüğünü yazdım
sen!
o karikatürleri gösterme arkadaşlarına
onları
sadece senin için başucuna bıraktım
dert etme
gülmeler cenazende de yoktu senin
ne bağıran, ne bayılan oldu
sen bunları söyleme gene de
kimsenin vakit bulamadığını anlat
benim kadar tanımaya seni
ve ‘Hayat hiç kimseye ait olmadı’ de
‘Bize ait olana dek’
sen oradaki!
serin yer altı şarkıları dinleyen buradaki!
bu şarkıyı söyleme kimseye
seni uyandırmak için mırıldandığımı
bilmeseler de olur
sen düş görücü!
biliyor musun
ben bu şarkıyı söylerken
hiç yutkunmadım öfkemden...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder