2 Şubat 2008 Cumartesi

NE BU HALLER

Toprağın çatlamış dudaklarına

yağmur yağıyor şimdi bahardan ötürü

kokusunu bir sevgili gibi ne kadar özlemişim

uzun zaman olmuş, dudaklarımda şarap

gözlerimde hüznümle beklemişim

yağmurun elimden tutuşuyla

beni o eski nehir kenarına götürmesini

ve onun ıslak saçlarını

parmaklarımla taramayı ne de sevmişim

o günlerde kaldı, alabalıkların birer kukla gibi

avucumun altında dans edişini bilmeyişim

ve o günlerde bir balığın nefesi için

yağmuru gözleyişim

biz buralarda toprakla içerdik şarabı

onun kambur testisinin sırtında taşınırdı

bir koca kış boyunca şarap

o şarap ki

yağmurda toprağın akıttığı kan

nice salkımlardan güç alan

birer savaşçı edasıyla dağıttığımız kan

toprağın çatlamış dudaklarına sordum

nedir ki usul usul fısıldayan

dedi ‘yağmur yağmaladı şimdi, güzden ötürü yaprakları’

ganimetini bir hazine gibi ne kadar beklemişim...

Hiç yorum yok: